Burak Timagur
  1. Haberler
  2. Yazarlar
  3. Furbol
  4. Tribün coşkusu var da, sahada futbol nerede?!

Tribün coşkusu var da, sahada futbol nerede?!

featured
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Galatasaray taraftarı üstüne düşeni fazlasıyla yapıyor! Tribünler yıkılıyor, stat kaynıyor, rakip titriyorama bir bakıyoruz sahaya, sessizlik! Sahadaki ruhsuzluk, temposuzluk, isteksizlik… Koca bir hüsran!Avrupa’da artık taraftar değil, futbol konuşulmalı! Ama biz neyi konuşuyoruz? Yanlış kadro tercihleri, mücadele etmeyen futbolcular ve gece hayatında kaybolan profesyoneller!Galatasaray’ın Avrupa’da tekrar büyük takım olması için önce sahada karakter koyması lazım!

Taraftar var, ruh yok, mücadele hiç yok!

Galatasaray taraftarı dünyanın en büyük futbol kitlelerinden biri. Takım iyi oynasın diye canını verecek insanlar var tribünde! Ama sahadaki oyuncular, bu ruhun yüzde kaçını hissediyor? Herkes bir rahat, herkes bir umursamaz… Sanki Avrupa’da sıradan bir lig maçı oynuyorlar!

Bir baskı yiyoruz, dağılma süresi 5 dakika! Hadi diyorsun gol yedik, toparlanırız… Yok! Sahada silkelenen bir tane adam yok! Rakip takımda en kötü oyuncu bile Galatasaray’ın en iyi oyuncusundan daha fazla mücadele ediyor. Taraftar 90 dakika savaşıyor, futbolcular ilk düdükle teslim oluyor!

Avrupa’da futbol yürüyerek oynanmaz, gece hayatıyla hiç oynanmaz!

Galatasaray son yıllarda Avrupa sahnesinde futbol oynamayı unutmuş gibi. Süper Lig’de yan pasla, ağır tempoyla işi götürüyorsun ama Avrupa’da öyle mi? Koşmazsan, savaşmazsan, seni dümdüz ederler!

Ama ne görüyoruz? Futbolcuların sahada yaptığı koşu mesafesi sosyal medyada gezdikleri mesafeden az! Takımın en büyük derdi kondisyon ve tempo ama oyuncuların saha dışındaki performansı, saha içindeki performansından daha iyi! Taraftar bir bakıyor, saha içinde yürüyen futbolcular, ertesi gün partide şov yapıyor! E peki hoca nerede? Okan Buruk bunlara neden izin veriyor?! Takım bu kadar disiplinsiz olur mu?!

Hocanın kararı, takımın ruhu: İkisi de kayıp!

Şimdi soruyorum… Bu takımın oyun planı ne? Bir şablon var mı? Yok! Bazen tempolu oynuyoruz, bazen tamamen bırakıyoruz, bazen rakibi bekliyoruz… Ne oynadığımız belli değil! Sahada hoca bir şeyler yapmaya çalışıyor ama yanlış tercihlerle maç gidiyor. Oyuna müdahale yok, yanlış kadro seçimleriyle maç başlamadan bitiyor!

Ve en büyük soru: Disiplin nerede?! Avrupa’da mücadele edeceksen, önce takım içinde disiplin olacak! Kim gece dışarı çıkıyor, kim sahada yürüyerek oynuyor, kim takımı sabote ediyor hoca hepsini bilecek ve ona göre davranacak! Ama biz ne görüyoruz? Her şey kontrolsüz! Bu kadar rahatlık, Avrupa’da başarı değil, rezil olmayı getirir!

Efsane Muslera mı? Efsaneler de düşer!

Senelerdir Galatasaray’ın en büyük kurtarıcısı kimdi? Muslera! Ama futbol acımasız… Muslera artık eski Muslera değil! Eskiden takım kötü oynasa bile Muslera çıkıp maçı alırdı. Ama bu sezon? Hatlar yanıyor! Savunma zaten problemli ama bir de kaleci güven vermeyince hüsran kaçınılmaz oluyor!

Galatasaray Avrupa’da tekrar büyük takım olmak istiyorsa önce sahadaki rahatlığı bırakacak, mücadeleyi öğrenecek, oyun planına sadık kalacak ve gerçek bir takım olacak! Yoksa tribünler ne kadar coşkulu olursa olsun, saha içindeki hayaletler bu takımı bir adım öteye götüremez!

 

Galatasaray Avrupa’da kaleciyle maç kazanan takım olmaktan, kalecisiyle maç kaybeden takıma döndü! Bu gerçek ne kadar acı olsa da kabul edilmeli! Çünkü Galatasaray hatıralarla değil, gerçeklerle hareket etmek zorunda!

Tribün coşkusu var da, sahada futbol nerede?!
Yorum Yap

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Giriş Yap

Türkiye Aktüel ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!