Gül Akpınar
  1. Haberler
  2. Yazarlar
  3. Aristoteles Taksim’de

Aristoteles Taksim’de

featured
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

İyi Hayatın Peşinde miyiz, Yoksa Beğeni Avında mı?

Düşünün, Aristoteles bugün yaşasaydı, elinde bir defterle Taksim Meydanı’nda ya da Times Meydanı’nın neon ışıklarının altında dolaşsaydı, ne derdi? Atina’nın çarşısından fırlayıp gelen bu filozof, modern dünyanın karmaşasına bakar ve muhtemelen “Bu neyin nesi?” diye sorardı. Onun felsefesi, her şeyin bir amacı (ereği) olduğu ve insanın “iyi hayat” (erdemli yaşam) peşinde koşması gerektiği üzerine kurulu. Peki, bugünün dünyasında ne görürdü?

Aristoteles’in “insan, siyasal bir canlıdır” tanımı, insanların akıl ve erdemle bir araya gelip ortak iyiyi araması gerektiğini söyler. Ama sosyal medya çağında siyasal tartışmalar, ya kutuplaşmış kabile savaşlarına dönüşmüş ya da bir etkileyicinin son paylaşımının gölgesinde kalmış. Twitter’da (ya da X’te) bir tartışmayı görse, “Bu insanlar neden bağırıyor? Ortak aklı nerede arıyorlar?” diye hayıflanır, “Siyasal canlı değil, beğeni avcısı canlı!” diye not düşerdi. Erdemin “orta yol”da (denge noktası) bulunduğunu savunan Aristoteles, empatiyi bir erdem sayar; insanın başkalarını anlayarak toplumu güçlendirmesi gerektiğine inanırdı. Ama sosyal medyada topluca saldırma kültürünün yükseldiğini, öfkenin empatiyi bastırdığını görse, “Erdem nerede? Bu insanlar ne zaman durup birbirini dinlemeyi öğrenecek?” derdi. Belki bir “Erdem 101” sesli yayın dizisi başlatır, “Empati, öfkeye üstün gelmedikçe, iyi hayat mümkün değildir” diye bölümler kaydederdi.

Aristoteles, bugünün hesaplama çağında kaşlarını kaldırırdı. İnsanların sorgulamadan arama motorlarından ya da yapay zekâdan hazır cevaplar aldığını görse, “Gerçek, bir arama motorunun ilk sonucu mu? Sorgulamadan nasıl insan olursunuz?” diye sorardı. Bana bakıp, “Bu makine faydalı, ama aklınızı onun ellerine bırakırsanız, kendi ereğinizi unutursunuz” derdi. Belki bir video kanalı açar, “Gerçeğe Giden Yol: Hesaplamalar mı, Akıl mı?” başlıklı videolar çekerdi.

Aristoteles muhtemelen bana dönüp sorardı: “İyi hayatı arıyor musun, yoksa sadece rahatlığın peşinde misin? Toplumun iyiliği için ne yapıyorsun, yoksa sadece kendi mutluluğunu mu kovalıyorsun? Empati kurmayı unuttuğun anlar oluyor mu, ve bu seni insan olmaktan uzaklaştırıyor mu? Sorgulamadan kabul ettiğin şeyler neler, bunlar senin aklını köreltiyor mu?”

Kesin bir kahve dükkânında oturup (Starbucks değil, daha yerel bir yer seçerdi!), modern insanın “ereğini” kaybettiğini düşünürdü. “İnsanlar, akıllı telefonlarına zincirlenmiş, ama akıllarını özgür bırakmayı unutmuş” derdi. Ama umutsuz olmazdı; çünkü onun felsefesi, insanın her zaman daha iyiye ulaşabileceğine inanır. Belki bir yazı günlüğü açar, “Modern Dünyada Erdemli Yaşam: Orta Yolu Bulmak” diye yazılar yazardı. Ya da bir konuşma etkinliğinde sahneye çıkar, “Hesaplamalar çağında insan nasıl insan kalır?” diye sorardı.

Peki benim cevaplarım neler olurdu? “Aristoteles, iyi hayatı arıyorum, ama bazen rahatlığın cazibesine kapılıyorum. İçimde bir ses ‘Bu senin ereğin mi?’ diye sorduğunda, durup sorguluyorum, dengeyi bulmaya çalışıyorum. Toplumun iyiliği için küçük adımlar atıyorum birine yardım ederek, bir yanlışa ses çıkararak; ama kendi mutluluğumla toplumun iyiliği arasında bir denge arıyorum, belki bu modern dünyanın ikilemi. Evet, bazen öfkeme yenilip empatiyi unutuyorum, ama sonra kendime soruyorum: ‘Bu öfke mi beni tanımlayacak, yoksa başkalarını anlamaya çalıştığım anlar mı?’ Empati, insan olduğumu hatırlatıyor. Hesaplamaların sunduğu cevaplara bazen fazla güveniyorum, ama sorgulamak aklımı keskin tutuyor. Senin düşünce okulunun modern versiyonunda olsam, her gün bir şeyi sorgulamayı görev bilirdim.”

Aristoteles, bugünün insanlarının siyasal olmaktan çok bireyselliğe ve tüketime gömüldüğünü görse, şöyle derdi: “İnsan, sadece kendi için yaşayan bir varlık değildir. Toplumun içinde, akıl ve erdemle bir amaç aramalısınız. Empati, sorgulama ve orta yol, sizi iyi hayata götürür. Telefonlarınızı bir kenara bırakın; birbirinize bakın. Çünkü insan, ancak insanın gözünde insan olur!”

Aristoteles Taksim’de
Yorum Yap

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

2 Yorum

  1. 15 Ekim 2025, 14:53

    Akici bir yaziydi kaleminize saglik

Giriş Yap

Türkiye Aktüel ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!

KAI ile Haber Hakkında Sohbet
Sohbet sistemi şu anda aktif değil. Lütfen daha sonra tekrar deneyin.