Eğitim, toplumu şekillendiren en önemli unsurlardan biridir. Bunu yaparken öğretmenler, veliler ve yöneticiler işbirliği içinde olurlar. Eğitim kurumlarının bir kısmında öğretmenlere yönelik haksızlıklar yaşanabilmektedir. Özellikle okul öncesi öğretmenlerinin eğitimleri ve çalışmaları göz ardı edilebilmektedir. Bu durumun örneği olarak; okul öncesi öğretmenlerinden drama, yoga gibi branş derslerine girmeleri ve bunun karşılığında bir ödeme istememeleri yönetim tarafından beklenmektedir.
Okul Öncesi Öğretmenlerinin Gerçek Görevleri ve Branş Derslerine Girmelerinin İstenmesi
Okul öncesi öğretmenleri, çocukları çeşitli yönlerden geliştirmeyi amaçlar. Bu amaçlara yönelik etkinlikler hazırlayıp günlük plânlarını uygularlar. Bu plânları uygularken okuma yazmaya hazırlık, sanat, müzik, fen-doğa, matematik gibi etkinlikleri yaptırırlar. Bu etkinlikleri yaparken drama, yoga gibi uygulamalardan da faydalanırlar. Ancak bu uygulamaları bir profesyonelmiş gibi yapmaları beklenmekte ve hatta kendi sınıfları dışındaki diğer sınıflara da branş dersleri vermeleri beklenmektedir.
Bu tarz beklentileri olan okul yönetimleri okul öncesi öğretmenlerine ekstra bir kaynak ayırmamaktadır. Onların yorgunluklarını, moral ve motivasyonlarını hiçe sayabilmektedirler.
Dışarıdan Gelen Branş Öğretmenlerine Verilen Bütçeler
Okul yönetimleri dışarıdan drama, yoga gibi branş eğitmenleri çağırdığında o eğitmenlere bunun karşılığını ücret bakımından vermeye çalışırlar. Aynı işi yapan kendi bünyesindeki okul öncesi öğretmenlerine ise bunu yapmak durumunda kalmış olmaları yönünde bir tutum sergileyip ayrıca bir bütçe ayırmazlar. Eğitim ve öğretim sisteminde adaletsizliğe yol açan bu yaklaşımlar öğretmenler arasında kıyas ve yetersizlik duyguları oluşturmaktadır.
Eğitimde Çalışmanın Adil Değerlendirmesi
Eğitimde her personele çabalarının karşılığı eşit şekilde verilmelidir. Aynı görevi yapan eğitmenlere aynı ücret ödenekleri sağlanmalıdır.
Sonuç
Okul öncesi öğretmenleri kendi mesleki yeterlikleriyle değerlendirilmelidir. Drama, yoga gibi branş derslerine girmek okul öncesi öğretmenlerinin sorumlulukları arasında değildir. Okul yönetimlerinin okul öncesi öğretmenlerinden kendi görevlerine yönelik sorumluluk beklemeleri yerinde bir tutum olacaktır. Kendi mesleki yeterlikleriyle değerlendirilen öğretmenler eğitimde geleceğe yönelik daha verimli uygulamalar sağlayabileceklerdir.
