Herkese merhaba nasılsınız? Biraz hızım düştü bu aralar çünkü geçen tiyatro gösterim vardı. Bu ay içinde bir Türk sanat müziği konserimiz var; ayın sonuna doğru bir de vücudumda demir ve d vitamini eksikliği olduğu için sanıyorum devamlı uyuyasım var. Ama yine de yazmaya gayret ediyorum. Bunlar hep sizin için biliyorsunuz. Aramızda güzel ve derin bir bağ olsun istiyorum. Gerçekten okunsun, gerçekten bir fark üreteyim (Yaratmak Allah’a mahsustur); sizlere doğru bilgiler verebileyim. Gerçekten merak edin acaba ne yazacak, nasıl yazacak diye merak edip bekleyin. Hafta sonunuz nasıldı? Neyse, ben konuya gireyim. Bugünkü konumuz kültürel yozlaşma fakat dil ve özün ile ilgili yazmış olduğum yazımın arkasından devamı olan ahlaki yozlaşma konusu ile devam ediyoruz
Ahlâk aslında arapça “Hulk” kelimesinden türemiş bizim dilimize “Huy” diye yansımış bir de ingilizce olarak “Moralty” kelimesinden gelen kültürel ve dinsel bir kavram Ahlâk!.. Doğru yanlış ya da iyiyi kötüyü birbirinden ayırt etmek bir insanın duygularını anlayabilmek; bazen yapmaman gerekenleri yapmayıp, duyulan o pişmanlık arkasından gelen vicdan azabı… Bunlar hep ahlâkın bize sunduğu dur işaretleri ve bazen nerede durduğunuz çok önemlidir. Sağduyu olarakta bildiğimiz ki bilmiyorsanız da şimdi öğrendiğiniz bu sağduyu bize karşımızdaki insanın nasıl hissettiğinden tutun acısını da birebir yaşamaktır. Dinsel olarak da bakıldığında ahlâk çok yıpratılmış ve yüzlerce yıl olmuş çok fazla değiştirilmiş. Bazı kavramlara gereğinden büyük anlamlar katarsanız. Bu kavram o bilgiyi taşıyamazsa sonu ne yazık ki çok iyi bir sonuç vermez. İnsanlık tarihine bakıldığı zaman bunun acılarını görmek mümkün. Yozlaşmak, değersizleştirmek, öz değerlerin yitirilmesi, deformasyon dediğimiz kavramın ortaya çıkartması gibi bir durum.
Ahlâkî yozlaşma ise bedenen ve ruhen insanların toplum içindeki değerlerinin yitip gitmesi anlamı taşır, insanların her birinin ahlâkı bambaşka bu yüzden kendilerini bu konuda daha iyi bir insan olmak için kendilerini değiştirmeleri gerekmekte. Birbirleri ile iletişime geçemeyen toplum nasıl bir ilerleme veya medeniyetten bahseder; her zaman söylediğim gibi biraz sağduyulu olmamız gerekmektedir. Sadece bu yazdığımla kalmıyor tabii gibi… İster iş yerinde olun, ister dışarıda, ister okulda, ister bir arkadaşınızla bir kafede hiç düşünülmeden yapılan o insanın üzülmesine neden olacak sözler sarf ettiğiniz zaman bu bir ahlaksızlıktır.
Toparlayayım cümlelerimi! Dediğim gibi bu konulara inanın çok döneceğiz. Koca koca kitaplar yazsak bu konuları bitiremeyiz. İnsan insan olacak en başta… Olmayan bir varlık üzerinden konuşmak çok mümkün olmuyor maalesef… İnanın bana çok ama çok azını yazdım. Huylarımız değişmezmiş o kesinlikle yanlış!.. Huylarımız bizler gibi değişir. Daha doğrusu her bir ferdin statüleri ne olursa olsun mantıklı ve bilinçli bir birey olarak bunu yapmak.
Yazar Suat Kuş