Kerkük Emaneti

1750465885925695381

Toprak kokar tarihi her zerresi bin yıllık iz,

Oğuz’dan Selçuklu’ya süregelmiş bir deniz.

Arrapha’dan fısıldar binlerce yılın sesi,

Kerkük bir şehir değil, bir milletin nefesi.

 

Saka’nın izi düşmüş, Alpaslan’ın duası,

Kanuni’den fermanlı, hoyratın acı yası.

Petrol değil sadece, damarında akan derin kan

Bu mukaddes diyarda, Türkmen’dir tek can.

 

Kara Kobak yadımda Dede Korkut’tan beri

Toprağım benim yurdum, hiç vermem Turan illeri

Ne fermanlar yazıldı, ne antlaşmalar çıktı boşa

Kerkük’ün Türkmen sesi haykırır yerden arşa.

 

Kale burçları yel gibi eski masallar fısıldar

Bağrında onca yara her taşında sırlar.

Zulüm görse de yiğit, boyun eğmez yüreği

Kerkük’ün evladı var, yüreğinde aslan misali

 

Araplaşmak istendi, Kürtleşmek istendi,

Her saldırıya karşı mertçe, yiğitçe direndi.

Unutulmaz Musul’un o çetin meselesi

Atatürk’ün gözünde Türk sancağının neferi

 

Bayrak düşmez elinden, dilinden Türkçe susmaz

Kerkük’ün hoyratları tarihe sığmaz.

Toprağına sevdalı her bir can, her ferdi

Sonsuza dek sürecek bu ulvi, kutsal emaneti.

Exit mobile version