Genotoksik gıdalar bağırsakta bağışıklık alarmını başlatıyor

Genotoksik gıdalar bağırsakta bağışıklık alarmını başlatıyor

Bağırsakta bağışıklık sistemi bir savunma hattı kurar, bu savunma hattı kısmen sindirilmiş yiyecekler ile bağırsak duvarlarımızın hücreleri arasındadır. Burada, yabancı maddeler epitelyal bariyerlerimize baskı yapar. Burada naif lenfositler bulunur, bunlar epitel hücrelerimize genetik olarak zarar veren yiyecekler de dahil olmak üzere genotoksik çevresel faktörleri tanıma kabiliyetindedirler. Bu faktörler ileride bağırsak kanserine dönüşüme sebep olabilirler.

Bu savunma hattı kısa süre önce Berlin’deki Charite Tıp Üniversitesi’nde bulunan bilim insanları tarafından keşfedildi. Dr. Andreas Diefenbach liderliğindeki bu bilim insanlarına göre, doğuştan gelen bağışıklık sisteminin hücreleri sebzelerde bulunan fitokimyasallar grubundan glukosinolatlar gibi zararlı maddeleri tespit edebiliyor, buna karşılık Interlökin-22 adında hücresel bir haberci salgılıyorlar. İnterlökin-22, DNA hasar cevabını (DHC) etkinleştirmek için bağırsak kök hücrelerine sinyal yollar.

Esasen, DHC epitel kök hücrelerinin potansiyel DNA hasarını daha erken tespit etmesini ve daha hızlı tamir etmesini sağlar. Alternatif olarak, DHC hücrelerin kanserli hale gelmek yerine apoptoz yoluyla kendilerini yok etmelerine neden olabilir.

Dr. Diefenbach, bağışıklık sistemi genotoksik gıda bileşenlerini tespit eden bir sensör gibi davrandığına dikkat çekti. Ayrıca Dr. Diefenbach, bu sensörün kapatılmasının bağırsak kanseri vakalarında önemli bir artışa neden olacağını vurguladı. Savunma mekanizması hakkındaki ek ayrıntılar saygın bilim dergilerinden Nature’da “Interleukin-22” bağırsak kök hücrelerini genotoksik strese karşı korur” başlığıyla 30 Ocak’ta yayımlandı. Çalışmada grup 3 interlökin hücreleri (ILC3) ve gama delta T hücrelerinin, intestinal epitelyal kök hücrelerde DHC makinelerinin önemli bir düzenleyicisi olduğu gösterildi.

KARMAŞIK SAVUNMA MEKANİZMASI

Fareler üzerinde yapılan çalışmada, IL-22 sinyallerinden yoksun ve kanserojenlere maruz bırakılmış kök hücreler, DHC-kontrollü apoptozdan kaçtılar, ve daha fazla mutasyon gösterdiler; bu hücrelerin kolon kanserine neden olma olasılığı daha fazlaydı. İmmünoloji uzmanları için bu bulgular yalnızca vücut tarafından bağırsak kanserine karşı korunmak için kullanılan önceden bilinmeyen bir düzenleyici sistemin kanıtı değil. Bu ayrıca, bağışıklık sisteminin fonksiyonlarının patojenlere karşı basit bir savunma mekanizmasından çok daha karmaşık olduğunun kanıtıdır.

Bilim insanları, glukosinolatların metabolitlerinin bağırsak epitel hücrelerinde yaygın bir genotoksik stres kaynağı olarak belirlediler. Bu metabolitler, aril hidrokarbon reseptörünün (AhR) ligandlarıdır ve ILC3 ve gama delta T hücrelerinde AhR aracılı sinyalleşme IL-22 üretimini kontrol etti.

Özgün makale: www.nature.com

İlgili Genotoksik gıdalar bağırsakta bağışıklık alarmını başlatıyor haberiyle ilgili sizde görüşlerinizi yazarak gündeme dahil olabilirsiniz. 

Exit mobile version