Dört büyük halifelerden olan Hz. Ömer(r.a.) – Allah ondan razı olsun -Adaletiyle, ince ve net çizgisiyle attığı her adımda örnek bir klavuz olmuştur. Haklının haksıza, mazlumun zalime hakkını yedirmemiştir.
Miladi 582 yıllarında dünyaya gözlerini açan Hz. Ömer,(r.a.) Hz. Muhammed ‘den (s.a.v) sonra ikinci halife olmuştur. On yıl hüküm sürmüştür. Tarihcilere göre, Hz. Ömer, müslüman âleminin en güçlü hükümdarın dan biridir.
Bir insanlık mertebesinin en ince detaylarından biri olan mum hadisesi, o yüzyıllardan bu güne Allah zü’l- Celâl ve’l-ikrâm himayesinde bizlere ulaşmıştır.
Hz. Ömer halifeyken bir gece makamına ashaptan biri gelir. Selam verip oturur, fakat selamı alınmaz. Hz. Ömer işiyle meşguldür. Sahabe bekler.
Bir süre sonra Hz. Ömer işini bitirir, önünde ki mumu söndürür, ardından başka bir mumu yakar. O anda sahabenin selamını alır. sahabe konuşmaya başlar.
-ya Ömer, niçin hemen selamımı almadın?neden bir mumu söndürüp diğerini yaktın, sonra konuşmaya başladın?
Hz. Ömer cevap verir.
– Önceki mum devletin hazinesinden alınmıştı. O yanarken özel işlerim ile meşgul olsaydım, Allah indinde ondan mesul olurdum. Seninle devlet meselesi konuşmayacağımız için, kendi cebimden almış olduğum mumu yaktım ve sonra seninle konuşmaya başladım.
Sahabenin gözleri yaşarır. Ellerini semaya açarak dua eder:
-yâ rabbi! Hz. Ömer’i bizim başımızdan eksik etme. Der ve göz yaşlarını siler.
Toplumun örnek alınacak en güzel davranışlarından biridir. Herkes ne kadar hassas olursa, yükümüz o kadar hafifler vesselam!
