Herkesin hayat cizgileri vardır. .gecmisine nasil bir cizgi cektin?

Artık kendine geçti de ,geride kaldı de ve sözde çekmiş olduğumuz hayat cizgilerimiz gibi olmasin. Hatta teorik olarak bir de deftere bir çizgi çek, tekrarla geçti de ve geride kaldı de ve bir çizgi çek. Buna inan ve kalın bir çizgi daha çek. Güçlü ol daha kalın çizgi çek  ve hayata nasıl çizgiler çektiğine dön bir bak. Şimdi teorik olarak sil inceden kalına.

Hangi çizgide daha çok zorlandın? Kendine verdiğin bu cevap ile o silmekte zorlandığın çizgiden bir duvar ör kendine. Eğer ördüğün bu duvar ince cizgilerin ise, evet bu duvarı kurmak çok zor olmuştur ve de zamanını almıştır, sildigimizde izi bile kalmamıştır. Eğer ördüğün bu duvar kalın çizgilerinden ise evet örmek çok kolay olmuştur, kalın ve sağlam olmustur, sildimiz zaman izi kalır değilmi? Hatırlayın neydi bu ince çizgiler?  Tabiki de kendimizi avuttugumuz , gayet kolay kendimize soyleyebildigimiz “geride kaldı artık” dediğimiz bu zaman tuzağı kelimeler değilmi ? Peki inceden bir kalın çizgi “inanmak” buna kendinizi inandırdığınız için cizgilerimiz hayalet çizgiler gibi görünmez oldular.

Bu çizgilerin hepsini kalın çizgi dediğimiz “güçlü” çizgiler de toplamış olsaydık hayalet çizgileri de korkutmuş olmazmıydık? Tek seferde bir çizgi çekip kendimizi yıpratmadan güçlü bir çizgi çekmiş olmazmıydık?bu yüzden hayata nasıl çizgiler cektiginize bir bakın. Geçti herşey, geride kaldı dediğinizde bile kaleminizin ucunun kırılmayacağından da emin olun. Bu kalem sizin ise kaleminize güvenin emin olun. Çizgileriniz, inanmıs olduğunuz bu kalemin sizi yarıda bırakmayacağının temennisi olsun.