Futbol, dünyanın en popüler oyunu. Çocuklarımız topun peşinde koşarken yalnızca eğlenmiyor; öğreniyor, gelişiyor, büyüyor. Ne var ki çoğu zaman gözümüz sadece “geleceğin yıldızlarını” yetiştirmeye odaklanıyor. Oysa asıl mesele bambaşka:
Çocuk futbolu, geleceğin yıldızlarını yetiştirmenin değil, çocukları hayata hazırlamanın en değerli yoludur.
Sahada pas yapmayı öğrenen bir çocuk, iş birliğini öğrenir. Hata yaptığında takım arkadaşından aldığı destekle özgüven kazanır. Kaybettiğinde gözyaşını silip yeniden denemeyi, kazandığında ise sevinci paylaşmayı öğrenir. Futbolun içinde sabır vardır, disiplin vardır, saygı vardır. Bunlar hayatın kendisidir.
Elbette bir gün içlerinden profesyonel futbolcular çıkacaktır. Ama en önemlisi; çocukların iyi bireyler, adil oyuncular ve hayata hazır gençler olmasıdır. Futbol, onlara sadece sahayı değil, hayatı da öğretir.
Küçük yaş gruplarında attığımız her pas, aslında geleceğe atılmış bir adımdır. Bu yüzden çocuk futboluna bakış açımızı değiştirmeli, oyunu yalnızca başarıya değil, çocukların gelişimine ve mutluluğuna odaklamalıyız.