1. Haberler
  2. KÜLTÜR SANAT
  3. Vadiden çıkan mühendislik harikası: Nysa

Vadiden çıkan mühendislik harikası: Nysa

Vadiden çıkan mühendislik harikası: Nysa
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Kuzeyini Büyük Menderes Nehri (Maiandros), doğusunu Dalaman (Indos) Çayı, batısı ve güneyini Ege denizinin sınırlandırdığı Antik Karia bölgesinin en önemli kentlerinden olan Nysa, Aydın – Denizli karayolu üzerinde Aydın’ın 30 km(kilometre) doğusunda, Sultanhisar İlçesi’nin üç km kuzeybatısında yer alıyor. Kent, Helenistik dönemde MÖ 3. yüzyılın ilk yarısında Seleukos’un oğlu I. Anthiochos Soter tarafından kurulmuş. Eğitimini Nysa’da tamamlayan ünlü coğrafyacı Strabon (MÖ 64 – MS 21) ve Bizanslı tarihçi Stephanos’un (MS 6. Yüzyıl) anlattıklarından kuruluşu hakkında bilgi edinilen Nysa’nın, ilk olarak Athymbra ismiyle kurulduğu biliniyor. Strabon, Coğrafya adlı eserinde (Geographica XIV, 649) kenti, hızlı akan ve derin bir boğaz oluşturan dereyle ikiye ayrılmış, çifte kent olarak tanımlıyor. Büyük Menderes nehrinin kuzeyinde, nehrin oluşturduğu bereketli havzada, Aydın Dağları’nın güney eteğindeki Nysa, kentin topografyaya uyumlu bir şekilde sel sularının açtığı vadiye inşa edilmiş yapıları, tiyatrosu, stadionu, tüneli ve üç köprüsü Roma mimari ve mühendisliğinin en güzel örneklerini bulunduruyor. Çok zor bir çoğrafyaya yer almansına rağmen Roma döneminin en güzel örneklerini barındıran Nysa, Romalıların mühendislik yeteneklerinin en net görülebileceği kentlerin başında geliyor. Nysa, Roma mimarisi ve mühendisliğine ilgisi ve merakı olanların muhakkak görmesi gereken bir kent.

STRABON BURADA EĞİTİM ALDI

Coğrafyacı Strabon’un burada eğitim alması ve antik dönem kaynaklarında geçen bilgilere göre Nysa, önemli bir eğitim ve kültür kenti. Eğitim amaçlı kullanılan Gymnasium ile Anadolu’nun iyi korunan örneklerinden biri olan kütüphane kentin dikkat çeken yapılar arasında bulunuyor. Kentte gün yüzüne çıkarılan yapıların çoğu Roma ve Geç Roma- Bizans dönemine ait. Kuruluş dönemine ait yapılar Roma döneminin altında yer alıyor. Strabon’un sözünü ettiği yapılardan kentin batı yakasındaki Gymnasium, Tiyatro ve Stadion ile doğu yakadaki Agora ve Gerontikon’un (Yaşlılar Meclisi) Geç Hellenistik – Erken Roma Dönemi esaslı yapılar olduğu düşünülüyor.

DİONYSOS’U ŞARAPLA TANIŞTIRAN KENT

Kentin Tiyatro bölümü en iyi korunmuş yapılardan birisi, yaklaşık 73 x 99 metrelik bir alanı kaplıyor. Geç Hellenistik Dönemde (MÖ 1. yy’ın 2. yarısı) inşa edildiği düşünülen tiyatro, yarım daire formunu 12 derece aşan bir oturma alanına sahip. Yapı, Anadolu-Roma tiyatroları karakteristik özelliği taşıyor. Sahne binası önündeki çok katlı cephe mimarisini taşıyan yüksek podyumlar, Perge (Aksu), Side ve Hierapolis (Pamukkale) tiyatrolarında olduğu gibi kabartmalarla süslü. Pluton ve Kore’nin evliliği ile şarap tanrısı (teogamia) Dionysos’un hayatını anlatan podyum frizleri, çok katlı cephe mimarisi kazıları sırasında ortaya çıkarılmıştır. Podyum frizlerinde, Nysa tanrısı olan Dionysos’un yaşamından kesitlere yer vermelerinden dolayı kent, “Dionysos’un kenti Nysa” olarak biliniyor.

Mitolojiye göre Dionysos, Zeus ile ölümlü Semele’nin oğludur ve 12 Olympos tanrısından biridir. Semele’nin hamile olduğunu öğrenen Zeus’un karısı Hera, çılgınca kıskanır. Bu yüzden yaşlı kadın kılığına girer ve Semele’yi kandırarak Zeus’un gücünü denemesini sağlar. Deneme sırasında Semele bu güçten etkilenip yanmaya başlar ve karnındaki altı aylık bebeğini düşürür. Bu sırada mucize gerçekleşir Dionysos’u kurtulur, sonrasında Zeus onu bacağında (kimi kaynaklara göre kasığında) sakalayarak doğuma hazırlar. Zeus, Dionysos’u Hera’dan korumak için haberci tanrı Hermes’e emanet eder. Hermes, onu ilk önce Semele’nin kız kardeşi İno’ya yollar. Ama Hera bunu öğrenir ve bu kez İno’ya saldırıp, onu delirtir. Daha sonra Hermes, Dionysos’u Nysa Dağı’ndaki perilere emanet eder. Dionysos, Nysa Dağı’nda büyür, genç bir adam olur ve şarabı keşfeder. Böylece Dionysos veya diğer adıyla Bacchus, şarap, bağcılık, cümbüş ve coşkunluk tanrısı olur.

ARAŞTIRMACILAR İLGİLİ

Nysa, 20’inci yüzyılın başlarından itibaren araştırmacıların ilgisini çekiyor. Alman W. von Diest 1907- 1909 yılları arasında ekibiyle Nysa’da kazı ve araştırma çalışmalarını yaptı. 1921-1922 yıllarında Yunan arkeolog K. Kourouniotes tarafından meclis binasında çalışıldı. İzmir Müzesi, 1960’larda Gerontikon ve Tiyatro’da kazı çalışmaları yürütmüş, Aydın Müzesi de 1980’li yıllarda Tiyatro’nun sahne binasında kısa süreli çalışmalar yaptı.

Antik kentte 1990 yılından bu yana Ankara Üniversitesi öğretim üyeleri tarafından kazı ve araştırma çalışmaları yürütülüyor. Çalışmalar bugün, Kültür ve Turizm Bakanlığı ile Ankara Üniversitesi adına Doç. Dr. Serdar Hakan Öztaner başkanlığında devam ediyor.

GELECEK NESİLLERE AKTARMAYI HEDEFLİYORUZ

Kentteki kazı çalışmalarına beş yıl boyunca destek verecek olan İş Bankası, geçen hafta kente bir basın gezisi düzenledi. Geziye, Türkiye İş Bankası Kurumsal İletişim Koordinatörü Suat Sözen ve İş Sanat Genel Müdürü Zuhal Üreten katıldı. Türkiye’nin iktisadi kalkınmasının yanı sıra toplumsal gelişimine de katkı sağladığını vurgulayan Sözen, şunları söyledi: “ Arkeolojik kazılar, kültür-sanat alanındaki çalışmalarımızın önemli bir başlığını oluşturuyor. Arkeolojiye verdiğimiz destekle, yüzlerce yıldır birçok kültür ve medeniyete ev sahipliği yapan Anadolu’nun tarihsel zenginliğini gün yüzüne çıkarmayı ve bu mirası koruma altına alarak gelecek nesillere aktarmayı hedefliyoruz. İş Bankası olarak Gaziantep Zeugma, Antalya Patara, Kırşehir Kaman ve İzmir Teos’ta sürdürülen kazılara destek veriyoruz. Nysa ile bu yöndeki desteğimize bir yenisini daha eklemiş olduk.

ZORLUĞU FIRSATA ÇEVİREN KENT

Nysa, 20’inci yüzyılın başlarından itibaren araştırmacıların ilgisini çekiyor. Alman W. von Diest 1907- 1909 yılları arasında ekibiyle Nysa’da kazı ve araştırma çalışmalarını yaptı. 1921-1922 yıllarında Yunan arkeolog K. Kourouniotes tarafından meclis binasında çalışıldı. İzmir Müzesi, 1960’larda Gerontikon ve Tiyatroda kazı çalışmaları yürütmüş, Aydın Müzesi de 1980’li yıllarda Tiyatro’nun sahne binasında kısa süreli çalışmalar yaptı.

Antik kentte 1990 yılından bu yana Ankara Üniversitesi öğretim üyeleri tarafından kazı ve araştırma çalışmaları yürütülüyor. Çalışmalar bugün, Kültür ve Turizm Bakanlığı ile Ankara Üniversitesi adına Doç. Dr. Serdar Hakan Öztaner başkanlığında devam ediyor. Öztaner, kentin önemine ve çalışmalarına ilişkin Aydınlık’ın sorularını yanıtladı.

-Bugüne kadar en heyecanladıran bulundu ne oldu?

S. H. Öztaner: Kentin doğu-batı aksında yer alan 2013 bulduğumuz sütunlu cadde oldu. Bulduğumuzda çok önemli bir keşif yaptığımızı anladım. Bu sütunlu cadde kent için çok önemliydi. Dokuz buçuk metre genişliğiyle kentin ana caddesi olması, hatırı sayılır hayırserverlerin, görev yapmış memurların yazıtlarının bulunması, törensel bir nitelik taşımasından dolayı Nysa’ya dair çok önemli bilgileri elde etmiş olduk. Bu bilgiler ışığında bugün, Nysa’nın zenginlerini,burada görev yapmış insanları, Roma döneminde buraya bağış yapanları, Nysalı aileleri öğreniyoruz. Hem mimarisini öğrenirken hem de kentin karanlıkta kalan tarihini de öğrenmiş oluyoruz.

-Nysa’yı Roma mimarlığı açısından özel kılan nedir?

S. H. Öztaner: Roma dönemi mimarisinde yapılarda kireç harç kullanımını görüyoruz. Dolasıyla bu sel sularıyla açılmış zor topoğrafyada Roma mimari ve mühendisliğinin harikası Nysa diyoruz. Çünkü hiçbir kent burası gibi değil. Diğerlerinin de köprüleri falan var ama burası direk olarak vadi üzerine kurulduğu için çifte kent. İşte burada Stadıon’un inşa edilmesi, Tiyatro’nun önünde 80 metresi ayakta kalmış tüneli, vadinin doğuyla batısını birbirine bağlayan üç tane köprüsü. Bu köprülerden orta köprüyle stadion birbirine öyle güzel birleşiyorki, bu bir ders niteliğindedir. Topoğrafyanın getirdiği zorluğu bu kent fırsata çevirdi. Kentte 200’e 400 Roma ayağı yani 60’a 120 metrelik unzula dediğimiz adalar oluşturulmuş cadde sokak sitemiyle ve bütün kent planına yayılmış. Eğer Roma mimari ve mühendisliğinin dersi yapılacaksa bu e başta Nysa’da yapılabilir.

Önünüzdeki hedefleriniz nelerdir, kentte neleri bulmak istiyorsunuz?

S. H. Öztaner: Sütunlu caddenin şuan 100 metrelik kısmı açılmış durumda, burayı doğuya doğru açmak istiyoruz. Bu caddeden yine kent yaşamına ilişkin bilgilerini öğrenmek istiyoruz. Bu sene bulduğumuz bir yazıtta, bir tapınaktan ve heykelden bahsediliyor, onu bulma hedefimiz var.1 Bunun gibi kazılarda bulmadığımız ama yazıtlarda karşımıza çıkan yerlere, bilgilere ulaşmak istiyoruz. Nysa’nın sosyal, kültürel, ekonomik yaşantısını ortaya çıkarmak ,yapılar üzerine çalışma yapıp bunları tarihlemek, yeni yapılar keşfetmek istiyoruz. Tabii en büyük amacımız Nysa’nın hakettiği tanınırlığa ulaşması, ülkemizin kültür hayatına katkı sağlaması.

İlgili Vadiden çıkan mühendislik harikası: Nysa haberiyle ilgili sizde görüşlerinizi yazarak gündeme dahil olabilirsiniz. 

0
kat_l_yorum_1
Katılıyorum +1
0
hatal_d_n_yorsun
Hatalı Düşünüyorsun
0
bilgi_in_te_ekk_r
Bilgi İçin Teşekkür
0
_a_rd_m
Şaşırdım
0
kat_lm_yorum_-1
Katılmıyorum -1
Vadiden çıkan mühendislik harikası: Nysa
Yorum Yap

Türkiye Aktüel Haber Bültenine Ücretsiz Abone Olabilirsin

Yeni eklenen makalelerimizden haberdar olmak için fırsatı kaçırma ve ücretsiz e-posta aboneliğini şimdi başlat.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Giriş Yap

Türkiye Aktüel ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!