Devlet yönetimi yapısında siyaset ve bürokrasi gruplarının varlığı, yönetimin tek bir grup tarafından yürütülmemesine yol açmaktadır. Bu durum, ülke yönetimi açısından doğru bir yaklaşım olarak değerlendirilebilir; ancak gerekli önlemler alınmadığı takdirde yönetimsel açıdan sorunlu bir uygulama haline gelir. Zira yönetimin tek elden yürütülmesi, karar alma süreçlerini hızlandırır ve değişimlere daha hızlı uyum sağlanmasını mümkün kılar. Birden fazla grubun bulunduğu yönetimlerde ise karar alma süreleri uzar, gruplar arası çatışmalar yaşanabilir, yönetim daha hantaldır ve çeviklikten yoksun kalır. Ancak, uygun mekanizmalar kurulduğunda ve etkin bir şekilde uygulandığında, devlet yönetiminde çok sayıda grup olmasına rağmen, yönetim sanki tek elden yürütülüyormuş gibi başarılı olabilir. Hatta bu tür yönetimler, tek elden yapılanlardan daha etkili sonuçlar verebilir.
Merkez Anadolu Devlet Yönetimi Sistemi, devlet yönetiminde yalnızca siyaset, bürokrasi, teknokrasi ve devlet aklı gruplarının bulunması gerektiğini savunur. Bu grupların dışında başka bir oluşumun varlığı durumunda, Merkez Anadolu Devlet Yönetimi Sistemi, bu grupları vesayeti ele geçirmek amacıyla oluşturulmuş terörist unsurlar olarak değerlendirir.
Devlet yönetimi, kendi içinde paralel yapılar oluşmasına izin verirse, bu durum yönetimin işgalidir. İşgal edenlerin niyetinin devlet yönetmek ya da ülkenin bekasını düşünmekten uzak olduğu açıktır. Bu nedenle, devlet yönetimine dışarıdan müdahale eden kişi veya grupların varlığı kabul edilemez. Devlet yönetiminde yer almak isteyenler, siyaset ve bürokrasi gruplarına katılarak bu hedeflerini gerçekleştirebilirler. Ancak bu iki grup dışında korsan bir yapı oluşturarak yönetimde yer almak, yönetimi ele geçirmek anlamına gelir ve bu bir darbe girişimidir. Devlet yönetimi, bedeli ne olursa olsun, böyle oluşumlara izin vermemelidir; bu amaçla gerekli tedbirlerin olduğu mekanizmalar kurulmalıdır.
Merkez Anadolu Devlet Yönetimi Sistemi, devlet yönetiminde siyaset ve bürokrasi gruplarının yanına teknokrasi ve devlet aklı gruplarını da dâhil etmeyi önermektedir. Devlet aklı, soyut bir kavram olmaktan çıkmalı ve somut, devlet içinde etkili bir konuma gelmelidir. Yeni çağda, devlet yönetimlerinde devlet aklının önemini ve ciddiyetini göstermenin zamanı gelmiştir. Devlet aklı, siyaset, bürokrasi ve teknokrasi gruplarını denetleyerek devlet yönetimini koruma görevini üstlenmelidir. Merkez Anadolu Devlet Yönetimi Sistemi, devlet aklının, devlet organizasyonu içindeki tüm kurum ve kuruluşların organizasyon şemasında ikinci pozisyon olarak genel sekreterlik tanımını yapmasını ve bu pozisyonda bir devlet aklı temsilcisinin bulunmasını öngörmektedir.
Devlet aklı, daha görünür hale gelmeli ve somut bir kavram olmalıdır. Siyaset, bürokrasi ve teknokrasi gruplarının sınırları içinde hareket etmelerini sağlayacak ve oluşabilecek diğer korsan grupları önceden engelleyecek mekanizmalar geliştirilmelidir. Ayrıca, devletin hafızası olarak geçmiş ile bugünü, bugünü de yarın ile birleştiren bir köprü görevi görmelidir.
Yeni çağda devlet yönetiminde önemli değişiklikler yaşanacaktır. Çünkü bu dönemde, devlet yönetimi alanında yeni yaklaşımlara ihtiyaç vardır; bunun nedeni, pandemi öncesinde var olan Kıt’a Avrupası ve Anglo-Amerikan devlet yönetimi yaklaşımlarının pandemi ile birlikte iflas etmiş olmasıdır. Yeni yaklaşımların varlığı, bu alandaki başarı için kritik öneme sahiptir. Merkez Anadolu Devlet Yönetimi Sistemi, bu alanda yeni çağın ilk ve tek yaklaşımıdır. Farklı yaklaşımların ortaya çıkması, devlet yönetimi alanının zenginleşmesini sağlayacak ve böylece rekabetin getirdiği hizmet kalitesinin artmasına katkıda bulunacaktır.
